MÜBAREK ÜÇ AYLAR VE REGAİP KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN!

Af ve mağfiret vesilesi olan Üç Aylar ile, bu gece idrak edeceğimiz mübarek Regâib kandilinin sizlere, milletimize, Müslümanlara ve tüm insanlığa rahmet ve hayırlar getirmesini Cenab-ı Allah (c.c.)’tan niyaz ederiz.

Gündelik hayatımızın hay huyu içinde farkında olalım veya olmayalım hayatın temel değerleri konusunda doğru hedeflerden kayıp gidiyoruz. İçinden geçtiğimiz şu netameli ve kaygan zaman diliminde çoğu defa bize dayatılan sahte ve yapay gündemlerin bombardımanı altında adeta kendimizi kaybediyoruz.

Sözünü ettiğimiz bu yapay gündemler, çoğu zaman bize dünyaya asıl geliş gayemizi unutturuyor. Halbuki bizler, bizi asıl gayemizden uzaklaştıracak bu türlü gündemlere karşı sürekli teyakkuz halinde olmalıyız ve bunların yol bulup ruhlarımızı kendi ağlarına almasına fırsat vermemeliyiz. İşte böyle sıkıntılı bir anda Allah, önümüze bugünlerde, adeta aniden altın bir fırsat koydu; Üç aylar! Esasen buna sahici ve ilahî gündem de diyebiliriz. Zira Cenab-ı Hak, bu aylarda af ve mağfiretini, nimetlerini sağanak sağanak yağdırıyor. Recep, Şaban ve Ramazan aylarının bütün gün ve geceleri sürpriz feyiz ve bereketlerle dopdoludur.

Üstelik bu aylar içinde bulunan Regâib, Mi’râc, Berât ve Kadir geceleri, hiçbir maddî ve dünyevî ölçüyle değerlendirilemeyecek kadar ilâhî ikramlarla donatılmıştır. Aslında biraz gönül uyanıklığı, dikkat ve samimiyetle bu günlerin ve gecelerin feyzinden yararlanabilirsek manevi yoldaki pek çok eksiğimizi telafi edebilir ve günahlarımızdan arınıp tertemiz hale gelebiliriz. Peki ne yapalım? Bu fırsat aylarını dolu dolu nasıl değerlendirelim?

Bu günlerde müminler, birbirleri ile tebrikleşmeli, birbirlerini yemeklere çağırmalı, çocuklar sevindirilmeli, fakirlerin gönlü alınmalı, ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçları giderilmeli, anne-babanın, masum ihtiyarların duaları alınmalı, hasılı bu aylar daha canlı ve daha verimli yaşanmalıdır. Bütün bu yapılanlar bir yarış havası içinde yapılırken ihlası biran dahi elden bırakmamaya da azami dikkat gösterilmeli. Zira ihlasla yapılan küçük bir amel, ihlassız yapılan pek çok amelden üstündür. Bu sayede hem cemiyete huzur gelmiş, hem de manevi bir atmosfer meydana getirilerek, ilahi rahmetin celbine zemin hazırlanmış olur. Yapılan ibadetler, okunan Kur’anlar, Cenab-ı Hakk’a yükselen inilti ve ızdırap dolu dualar, akıtılan gözyaşları, yapılan tevbe, istiğfarlar yağmuru çeken bulutlar gibi ilahi rahmeti kendisine çeker. İlahi rahmet, semamızı kapladığı zaman onu hayat kaynağı yağmurlar gibi lütuflar, ihsanlar, ikramlar ve hediyeler takip eder. Böylece gelen rahmet damlaları günahlarımızdan, gafletimizden dolayı kirlenen manevi hayatımızı da temizler. Öyleyse daha ne duruyoruz. Haydi hep beraber, ilahi rahmet ve lütuflara hasret insanlar olarak başımızı okşayacak rahmet bulutlarının celbine ve onu takip edecek ilahi ihsanlara kendimizi hazırlayalım.

Bu bereketli günleri nasıl değerlendirelim? 1. Bol bol Kur’ân-ı Kerim okuyalım. Manasını anlamaya çalışalım 2. Peygamber Efendimiz (sas)’in şefaatini ümit ederek, O’na salât ü selâmlar getirelim. 3. Kaza veya nafile namazlar kılalım. 4. Dünyaya gönderiliş amacımızı ve gidişatımızı düşünerek tefekkürde bulunalım. 5. İşlediğimiz günahlar için bu bereketli günlerin yüzü suyu hürmetine samimi ve gönlümüzden gelen tevbe ve istiğfarda bulunalım. 6. Bir dua listesi oluşturarak sevdiğimiz insanlara bol bol dua edelim. 7. Geceleri değerlendirerek haftanın belirli günlerinde teheccüd namazı kılalım. 8. Bu günlerde Allah Resulü’nün diğer günlere nazaran daha çok oruç tuttuğunu ve devamlı hayır yapma peşinde olduğunu görüyoruz. Biz de tutabildiğimiz kadar oruç tutmalı ve elimizdeki imkanlar nispetinde muhtaç olan insanlara maddi yardımlarda bulunarak onları sevindirmeliyiz.

“Allah’ım! Bize Receb’i ve Şaban’ı mübarek kıl ve bizi Ramazan’a kavuştur!”Bizler Sevgiyi Kardeşliği Dostluğu paylaşmak istiyoruz. Bizi bu isteğimize kavuştur

Allah yar ve yardıncımız olsun

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir